İstanbul’un kalabalığı bazen sadece bedeni değil, ruhu da yorar.
Trafikte geçen saatler, sessizliği unutturur.
Ama Kadıköy başka bir yerdir.
Kendi ritminde akan sokakları, eski bir şarkının sözleri gibi tanıdıktır.
İşte böyle bir semtte, gecenin içine dokunan bir kadın vardır: Gözde.

Onunla tanışmak bir mesajla başlar.
Ama bu mesaj, soğuk bir bilgi alışverişi değil,
sanki bir öykünün ilk satırıdır.
Cümleleri yumuşaktır, sesini duymasan bile bir tını bırakır içinde.
Henüz karşılaşmadan bile, onun seninle farklı bir bağ kuracağını hissedersin.
🚪 Kapı Açıldığında Gelen Sadece Biri Değildir
Gözde otele geldiğinde kapının eşiğinde beklemez,
orada durur… ama sanki çoktan içeri girmiş gibidir.
Varlığı bir sıcaklık gibi yayılır.
Kıyafetlerinde gösteriş yoktur ama sadelikteki zarafeti göz kamaştırır.
İçeri adım attığında etraf sessizleşir.
Gözlerin onunla buluştuğunda, hiçbir şey söylemeden de çok şey anlatırsınız.
Ve sonra… ilk gülümseme.
Sanki seni değil, içindeki bir çocuğu selamlar gibi…
Kendini savunmasız hissetmezsin.
Aksine… rahat.
🕯️ Konuşmadan Kurulan Derinlik
Gözde ile konuşmak kolaydır.
Sana sorular sormaz, seni sınamaz, seni tanımaya çalışmaz.
Sadece senin yanında olur.
Ve bu “olmak”, her şeyden kıymetlidir.
Onunla otururken, zamana dair hiçbir şeyin önemi kalmaz.
Bir kahve, belki bir iki kelime…
Ama gözleriyle anlatır, dokunmadan yaklaşır.
Seninle bir oyun oynamaz; sahici bir yakınlık kurar.
Ve işte o anda fark edersin…
bu gece bir performans değil, bir temas gecesidir.
💋 Teninle Değil, Kalbinle Yaklaşan Bir Kadın
Yavaşça yaklaşır.
Dokunuşları aceleci değil, anlamlıdır.
Omzuna düşen bir el, beline yaklaşan bir nefes,
bir fısıltı kadar hafif ama bir ömür kadar iz bırakacak kadar derindir.
Onunla sevişmek, sıradan bir eylem değil;
iki yalnızlığın birbirine sarılması gibidir.
Her temasında bir saygı, her öpüşte bir şefkat saklıdır.
Tenine değdiğinde bir arzu patlamasından çok,
bir iyileşme hissedersin.
Çünkü o senden bir şey almak için gelmemiştir;
sana bir şey bırakmak için gelmiştir.
🌙 Gecenin Sonu Değil, İçindeki Huzurun Başlangıcı
Zaman geçtiğinde…
Yatakta yan yana, belki birbirinize sarılmış…
sessizliği paylaşırken,
onun nefesini hissederken,
sadece sıcaklığını değil,
seni anladığını da hissedersin.
Sabah olmak üzeredir.
Gözde giyinirken konuşmaz.
Ama sessizliği bile anlam taşır.
Gitmek üzereyken kapıda durur, sana döner ve
küçük bir gülümseme bırakır.
Ve gittiğinde odada yalnız değilsindir.
Çünkü onun izi hâlâ üzerindedir.
Sadece teninde değil…
ruhundadır.