Ümraniye’nin kalabalık sokakları geceye teslim olduğunda, trafik lambalarının soluk ışığı yalnızlığı daha da belirginleştirir. Sokak lambaları, sanki senin gibi bekleyen başka hayatları da aydınlatır. Ama o gece bir şey farklıdır… Çünkü arabana bir kadın binecektir. Ve onun adı Melis’tir.
Melis, sadece bir buluşmaya gelmez. O, gün boyu sırtında taşıdığın ağırlığı söküp alan, bir yabancının içtenliğiyle değil, sanki seni yıllardır tanıyormuş gibi yaklaşan bir kadındır. Arabaya bindiği an, sessizliğin dili değişir. Radyo kapanır, şehir susar. Çünkü artık yalnız değilsindir.
💫 Bir Arabada Değil, Bir Hikâyede Gibi
Melis ile zaman mekândan bağımsız akar. Koltuğuna yaslandığında, onun varlığı kabin içinde bir başka dünya kurar. Gülümsemesi, bakışları, ellerinin o sakin hareketleri… Hiçbir kelime gerektirmez bazen. Arabanın içinde oluşan o mahrem hava, her şeyin başlangıcıdır.
İster park edilmiş bir sokağın köşesi, ister deniz kenarında uzak bir alan olsun… bulunduğunuz yer, onun yanında özel bir alana dönüşür. Melis’in ses tonu bile içini ısıtır. Yakınlaştıkça, bedeninden önce ruhuna temas eder. Çünkü onunla geçirilen anlar sadece bir arzunun değil, anlayışın da yansımasıdır.
🕯️ Sade, Sessiz Ama Unutulmaz
Bu görüşmede yüksek sesli kahkahalar, hızlı hareketler yoktur. Her şey yavaşça, acele etmeden, birbirinizi tanımanın tadını çıkararak yaşanır. Elini tutarken, onun sıcaklığı avuçlarında kalır. Belki de en çok ihtiyacın olan şey budur: İçtenlik.
Ve o gece Melis’in sana sunduğu şey yalnızca fiziksel bir yakınlık değildir. Bu bir “hizmet” gibi değil, iki insanın birbirini hissettiği, kısa ama değerli bir bağın kurulduğu özel bir zamandır.
📲 Ulaşmak Kolay, Hatırlamak Kaçınılmaz
Melis ile irtibat kurmak karmaşık değildir. Sade bir mesaj, net bir zaman… O seni bekletmez, yormaz. Arabaya bindiği an sadece bir kadın değil, tüm günün yorgunluğunu unutturacak bir hikâye başlar.
